29 Aralık 2021 Çarşamba

Dünyadan uzak






 

































 2021 hayatımın en zor senelerinden biriydi. Her açıdan çok zorlandım. Ebeveyn olmanın bu kadar zor olduğunu çocuk sahibi olmadan düşünmezdim. Senenin başında bebeğim idrar yolu enfeksiyonu oldu ve bir hafta hastanede yattık hayatımın en zor haftalarından biriydi. Çocuk servisinde gördüklerim ve yaşadıklarımı bir daha unutmam mümkün değil ne yazık ki. Tam eve çıkmışken koronaya yakalanıp bebeğimizin ateşini kontrol altında tutmak için yeniden hastaneye yattık. On gün boyunca benim ateşim de hiç düşmedi koku tat her şey gitti tirtir titredim kemik ağrısından öldüm emzirdiğim için asla ilaç kullanamadım. Psikolojik olarak ve bedenen çökmüştüm. Tam koronayı atlattık derken panik atak geçirip hayatımda ikinci kez ambulansla hastaneye kaldırıldım. Korkunç geçen haftalardı. 

Bu sene korkularımla başa çıkamadığımı, ne kadar güçsüz olduğumu gördüm. Psikolojik olarak kendimi bir türlü toparlayamadım. Psikoloğa gittim fayda etmeyince psikiyatriste gittim yine de kafamdakilerle başa çıkamadım. Eski hayatımı çok özledim. Oğlum uyuyunca fotoğraflarına bakıp iç çektim. Annelik tamamen delilik haliymiş. Çok yorucu ama çok güzel. Kelimelerle anlatılamaz bir deneyim. Saçlarımın beyazladığı üç saatten fazla deliksiz uyumadığım müthiş kısa ama upuzun bir sene geride kalıyor. Vicdan azapları, kahkahalar, gözyaşları, hayaller, umutlarla geçen günler. 
Bebeğimin asla hatırlamayacağı ama benim hiç unutmayacağım zamanlar. 
Herkesin gönlünden geçenleri yaşayacağı güzel bir sene olur umarım.


11 Şubat 2021 Perşembe

Anne olunca anlarsın.



Yaklaşık iki buçuk ay önce anne oldum. Hayatımın en yorucu, en ne yapacağımı bilmediğim, en mutlu ama endişeli zamanı. Anne olmadan önce annelerden işittiğim abartılı gelen her şeyin kat be kat fazlasını hissediyor, yaşıyorum. 
Doğum sürecim hiç beklemediğim şekilde aniden başladı . Hep normal doğum isterken suyumun gelmesinin ardından bebeğin kalp atışı iyiye gitmiyor denilince apar topar sezaryene alındım. Gözyaşları içinde kavuştuk haftalarca içimde büyüttüğüm yavrumla. İlk hafta adeta uyuyamama hastalığına yakalandım. Uykusuzlukta ölüyor ama asla uyuyamıyordum. Bir süre sonra halüsinasyonlar gördüm, yatakta uyumaya çalışırken bebeğim yan odadayken başka evdeki ablama bebek nasıl diye mesaj atıyordum. İlk 40 gün hergün zarıl zarıl ağladım. Lohusalığı bu kadar dibine kadar yaşayacağımı hiç düşünmemiştim. Bebeğim sarılık oldu fototerapi aldı ağladım, sütüm gelmedi ağladım, mastit oldum 39 derece ateşle yandım ağladım, süt kabarcığı oldum sütüm azaldı ağladım, bebeğim gaz sancısından ağladı ağladım, kolik olan bebeğim ağladı ben ağladım, hastanede defalarca kan alındı o ağladı ben ağladım. Bebeğimin nesi var, neden bu kadar çok ağlıyor diye doktor doktor gezdirdiğim, bir sürü muayeneden geçen miniğim ağladı ben ağladım. Hiç unutamayacağım geceler geçirdik. Saatlerce sütüm gelsin, artsın diye süt sağma pompasının başında ağlaya ağlaya zaman geçirdim.  Ah ne zormuş. Heleki aşırı kolik bir bebeğin annesi olmak. İnsanın yaşamadan bilmesi imkansızmış. Uykuya bir türlü dalamayan, gaz sancısından kıvranan ne yapsanız fayda etmeyen, saatlerce ağlayan bir bebek. Hamileyken sallamak istemiyorum diye atıp tutarken kendimi hamak beşik alırken, battaniyede bebiş sallarken buldum. Yeterki sakinleşsin, ağlamasın diye. Piyasadaki bütün gaz ilaçlarını deneyip, yurtdışından masaj kremleri bulup gaz ve kabız yapabilecek hiç bir şeyi yemesem de devam ediyor gaz sancıları. Bazı günler  iyice dibe çöküyor, tükeniyorum. Nolur ağlama, uyu diye bebeğime yalvarıyorum. Bugünlerin geçmesini bebeğimin bu kadar sancı çekmediği, ağlamadığı günler gelsin diye dört gözle bekliyorum.   Geceleri daha rahat uyusun diye yüzüstü yatırıp bir şey olur endişesiyle saatlerce başında nöbet tutuyorum. Uykuya dalabilsin diye kucagıma alıp  dakikalarca  pilates topunda zıplıyorum. Anne karnını özleyen, slingde rahatlayan miniğimi giyip saatlerce dolanıyorum. Saç kurutma makinesi sesi eşliğinde uyutmaya çalışıyoruz. Kaşık kaşık kimyon yiyorum. Babişko profesyonel bebek masörü olacak kadar kendini geliştirdi. Bir gün umarım kolik geçtiğinde buraya kolikle nasıl mücadele ettiğimizi de yazmak istiyorum. Şimdiden bana sabrın ne demek olduğunu gösterdi miniğim. Hayatım boyunca birgün çocuğum olursa bir kızım olur diye düşünmüştüm ama bakmalara, öpmelere, koklamalara doyamadığım bir oğlum oldu. Bugünleri gösterdiği için Allah’a şükürler olsun. 


Dilerim çocuk sahibi olmak isteyen herkes  bu duyguyu yaşar. Allah bütün bebişlere sağlıklı, uzun, güzel bir ömür versin🙏🏻 


Hala lohusalığı geçmemiş her şeye ağlayabilen yeni anne.