4 Mart 2018 Pazar

ljubljana gezisi

Geçen sene ilkbaharda Thy kampanyasından cuma akşam gidiş pazara akşam dönüş biletini kapınca iki günde Bled gölü ve Ljubljana'nı gezme şansı yakaladık. Her yerin birbirine yakın olduğu, koşturmadan, çok yorulmadan gezilen şehirleri çok seviyorum.
1991'de Yugoslavya'dan ayrılan Slovenya 2004 yılından beri Avrupa Birliği ülkesi.

Sloven şair France Prešeren (1800-1849)'den ismini alan Preseren Meydanı şehrin tam olarak kalbinde yer alıyor. Şairin heykeli, meydanın karşısında, Wolfova ulica caddesindeki bir binanın cephesine monte edilen platonik aşkı Julija Primic'in heykeli ile sembolik olarak karşı karşıya konmuş.
 Triple Bridge-Üçlü köprü, adından da anlaşılacağı üzere Ljubljanica Nehri üzerinde yer alan üçlü köprü grubu. Bu yaya köprüsü, eski köprüyü yok etmek istemeyen, ancak büyütmek zorunda kalmış bir mimarın fikriymiş. Köprü Preseren Meydanına çıkıyor.

Cumartesi sabahı erkenden kalkıp yerel pazara gidiyoruz. Tüm ürünler taptaze. Pazarın girişinde çiçeklerin satıldığı kısım ise daha da şahane! 
Sabah pazarın kenarındaki pastanelerde börek yiyip sıcacık çay içmeden olmaz.


 
    
Cobblers Bridge veya Ayakkabıcılar Köprüsü, Ljubljana'daki en eski köprülerden biri. Geçmişi 13. yüzyıla kadar uzanıyormuş, o zamana dek, üzerinde kasap dükkanları olan ahşap köprüyken, et kokusu yüzünden kral et dükkanlarının kaldırması için para vermiş ve yerini ayakkabıcılar almış; bugünkü adı buradan geliyormuş. Yüzyıllar boyu sel ve yangınları sonucu biçim değiştiren köprü  1931'de tasarlanan mevcut taş köprü ile yer değiştirmiş.


Kasap Köprüsü Ljubljana'nın aşk köprüsü. Dünyanın pek çok yerinde bulunan aşıkların sembolik olarak aşklarını kilitledikleri köprülerden.2010 yılında inşa edilmiş.
Köprüde yer alan  pek çok ürkünç heykel ve köprü demirleri üzerinde yer alan deforme küçük yaratıklar ile köprü korkuluklarına eklenen aşk kilitleri arasındaki çarpıcı kontrast tuhaf bir görüntü oluşturuyor.




Dragon Bridge- Köprünün en önemli özelliği dört köşesinde kaide üzerinde duran şehrin simgesi haline gelen dört ejder heykeli.






Şehri tepeden görmenin en iyi yolu ise fünikülerle 2,5 euroya Ljubljana Kalesi'ne çıkmak. 15. yüzyılın ortalarında inşa edilen kale bugün şehrin en popüler ve turistik yerlerinden. İçeride bir de kukla müzesi yer alıyor.












Antika Pazarı- Her pazar sabah 8'den öğlen 2'ye kadar Cobbler's Bridge'in olduğu bölgeye nehir kenarına kuruluyor. Çok ama çok güzel şeyler satılıyordu. Saatlerce buradan ayrılamadık.























Metelkova-1900lerde Avusturya-Macar Ordusu tarafından yedi kışla binasından oluşan üç dönümlük arazi, Slovenya Yugoslavya'dan bağımsızlığa kavuştuğu, ordunun bölgeyi terk ettiği 1991 yılına kadar askeri amaçla kullanılmaya devam etmiş. 1993'te Sloven hükümeti eski kışlaları yıkmaya çalışmış, ancak yaklaşık 200 kadar aktivist, sanatçı ve protestocu alanı ele geçirip imha etmekten kurtarmışlar. Hükümet siteyi yıkmaya çalışmaktan asla vazgeçmemiş bazı binalar yıkılmış ancak alanın geri kalan kısmı asi bir sanatsal topluluk alanı olarak kalmış. Bugünlerde binaların çoğu grafiti,  mozaiklerler, garip heykellerle kaplı. Ayrıca bar, gece kulübü ve burada yaşayan bir nüfusa ev sahipliği yapıyormuş. Biz gündüz gittiğimizde epey tenhaydı.





Tivoli Park- Ljubljana'nın en büyük parkı. Çok temiz ve yeşil bir şehir olarak, 2016'da Avrupa Yeşil Başkenti seçilmeleri sürpriz değil.
Uygun fiyata lezzetli yemek ararken bulduğumuz Sarajevo 84'te enfes bir yemek yiyip midemizi şenlendiriyoruz.




Cooperative Bank Binası

Ljubljana'yı çok sevdim; umarım yine gitme fırsatı yakalarım. Hatta büyük bir Slovenya turu yapmak isterim.

6 yorum:

  1. Defalarca niyetlenip son anda başka yerleri tercih ettiğimiz Ljubljana:) Oğlum için üniversitesini bile incelemiştim. Avrupa'nın iyi üniversiteleri arasında sayılıyor. Ama hatırladığım kadarıyla eğitim dili İngilizce değildi. Öyle böyle derken görmek henüz kısmet olmadı yani:) Umarım bir gün...
    Görüyorum ki fazlasıyla fotojenik bir şehir, istediğiniz gibi tekrar ziyaret edersiniz umarım. Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Slovenya gerçekten çok güzel bir ülke. Daha sıcak bir mevsimde umarım siz de görme fırsatı yakalarsınız. Sevgiler.

      Sil
  2. Uzun İtalya gezimiz sırasında bir günlüğüne geçmiştik. Anılarımı tazeledim. Çok güzel ve tatlı bir şehir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle çok tatlı. Biraz İtalya havası da var :)

      Sil
  3. Sokak sanati konusunda aşmış gercekten, yasamasi nasildir bilemiyorum ama tam gezmelikmis :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gezmesi çok zevkli bir şehir, inanılmaz tatlı dükkanlar ve kafeler de var.1-2 günlük kaçışlar için aklınızda bulunsun:)

      Sil