9 Aralık 2011 Cuma

hugo


birsürü ödüller almalı!kesinlikle senenin en iyi filmlerinden.ilk sahneden itibaren bir masalın içine giriyormuş gibi hissettim.kar altındaki paris manzarası,garın içindeki uzun tüneller,ilk çekilen filmlere göndermeler... mis gibi bir film.tadı damağımda kaldı, salondan çıkmak istemedim resmen.otomaton epey ürkütse de özellikle hugonun gördüğü rüyadan sonra, Georges Méliès in hikayesini öğrenmek beni çok mutlu etti .filmde gösterilen star film company inanılmaz büyülü bir yerdi.kitabını okumak istiyorum en yakın zamanda.ah bir de fransızca olsaymış film!








filmlerin en çok kullanılan müziği olmalı erik satie.iyiki de kullanıyorlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder